Anayasa Mahkemesi'nin, Suçu İşlediğine Dair Kuvvetli Belirtiler Ortaya Konulmadan Kişi Hakkında Uygulanan Tutuklama Tedbirinin, Anayasa m. 19/3'ün İhlali Teşkil Ettiğine İlişkin Kararı
Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, 27/02/2020 Tarihli ve 2016/60589 Başvuru Numaralı kararında, "SUÇ İŞLEDİĞİNE DAİR KUVVETLİ BELİRTİLER ORTAYA KONULMADAN" başvurucu hakkında tutuklama tedbirinin uygulanmasının, Anayasa'nın 19. maddesinin 3. fıkrası bağlamında kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali teşkil ettiğine hükmetmiş; anılan karar 12 Mayıs 2020 Tarih ve 31125 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
Başvuru; "tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle" kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, asker olması sebebiyle hakkındaki soruşturmanın askerî makamlar tarafından yürütülmesi gerekirken adli makamlar tarafından yürütülmesi ve soruşturma mercilerinin görevsizlik kararı vermemesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkin olup, başvurucu, suç şüphesi ve bunu haklı kılan deliller olmamasına rağmen hakkında tutuklama kararı verildiğini, delilleri karartma tehlikesi ve kaçma şüphesinin de somut olayda mevcut olmadığını belirterek, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
Anayasa Mahkemesi'ne göre somut olayda öncelikle başvurucunun tutuklanmasının kanuni dayanağının olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Bu belirleme yapıldıktan sonra, tutuklama tedbirinin meşru bir amacının olup olmadığı ve ölçülülüğü incelenmeden önce tutuklamanın ön koşulu olan suçun işlendiğine dair kuvvetli belirti bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekir.
Yüksek Mahkeme'nin kararında yer verildiği üzere, Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tutuklamaya sevk yazısında ve Sulh Ceza Hâkimliği'nin tutuklama kararında, başvurucu yönünden kuvvetli suç şüphesini oluşturan somut olguların bulunduğuna değinilmiş; ancak bu somut olguların neler olduğu açıklanmamıştır.
Anayasa Mahkemesi'nin istemi üzerine Savcılık tarafından gönderilen belgeler ile UYAP üzerinden incelenen soruşturma dosyasında yer alan bilgi ve belgelerde yapılan inceleme sonucunda başvurucunun suç işlediğine dair kuvvetli belirtilerin soruşturma mercilerince ortaya konulamadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu itibarla soruşturma belgelerinde yer alan tespit ve değerlendirmeler kapsamında SOMUT OLAYDA SUÇ İŞLENDİĞİNE DAİR KUVVETLİ BELİRTİNİN ORTAYA KONULAMADIĞI sonucuna varılmıştır. Varılan bu sonuç karşısında tutuklama nedenlerinin bulunup bulunmadığına ve tutuklamanın ölçülü olup olmadığına ilişkin ayrıca bir inceleme yapılmasına gerek görülmemiştir.
Açıklanan gerekçelerle suç işlediğine dair kuvvetli belirtiler ortaya konulmadan başvurucu hakkında tutuklama tedbirinin uygulanmasının -Anayasa'nın 15. maddesiyle birlikte değerlendirildiğinde- başvurucunun Anayasa'nın 19. maddesinin 3. fıkrası bağlamında kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali teşkil ettiğine karar verilmiştir.
Benzer Haberler:
- Hastavuk Hakkında Yürütülen Soruşturma, Teşebbüs Tarafından Sunulan Taahhütlerin Rekabet Kurulu Tarafından Kabulü ile Teşebbüs Açısından Bağlayıcı Hale Getirilmesi Suretiyle Sonuçlanmıştır.
- Yerinde inceleme başladıktan sonra silinen belgenin, rekabet ihlalini gösterir nitelikte olup olmamasının ya da geri getirilip getirilmemesinin idari para cezası uygulanması sonucuna etkisi yoktur.
- The Turkish Competition Authority has conditionally granted approval for the acquisition of all shares of BP Petroleum and BP Turkey by Petrol Ofisi, upon acceptance of the submitted commitments.
- Rekabet Kurulu, Şehir Hastanesi Projeleri Arasında Rekabet İlişkisi Bulunmadığını Belirterek, Etlik Hastanesi’nin Tek Kontrolünün Türkerler İnşaat Tarafından Devralınması İşlemine İzin Vermiştir.
- Av. Sibel ÖZTÜRK, Ankara Defterdarlığı Tarafından Açıklanan "2023 YILI EN ÇOK GELİR VERGİSİ ÖDEYEN MÜKELLEFLER ANKARA GENELİ İLK 100" Listesinde Yer Almıştır.
- Rekabet Kurumu Tarafından, Ankara ve Kırıkkale İllerinde Faaliyet Gösteren Hazır Beton Üreticileri Hakkında Yürütülen Soruşturma Neticelenmiştir.